... Abdullah ibnu Muhayriz şöyle demiştir: Ben mescide girdim, orada Ebu Said El-Hudri'yi gördüm,
onun yanına oturdum da ona azl (cinsel ilişkide kadın hamile kalmasın diye erkeğin dışarı boşalması)
meselesini sordum. Ebu Said şöyle cevap verdi:
- Biz Mustalık oğulları gazvesinde gazvesinde Rasullullah ile sefere çıktık. Neticede Arap esirlerinden
bir çok kadın esirlere kavuştuk. O günlerde kadınlara karşı arzumuz artmış ve bekarlık bizlere çok
şiddetli olmuştu. (Esir kadınlara yaklaşmak, fakat çocuk yapmamak için) azl etmeyi düşünüp, azletmek
istiyorduk. Ancak "Rasulullah aramızda iken (bunun hükmünü) ona sormadan nasıl azl ederiz?," dedik de
bu meseleyi Rasullullah'tan sorduk. Rasullullah (S):
- Bu fiili yapmamanız üzerinize vacip değildir (yahud: bunu yapmanızda üzerinize bir be's/sakınca
yoktur). Allah ilminde kıyamet gününe kadar meydana gelecek olan her canlı nefis, muhakkak dünyaya
gelecektir buyurdu.
...Ebu Said Hudri'den: Rasulullah (S) Huneyn gününde Evtas mevkiine bir grup asker gönderdi. Bu askerler düşmanla karşılaştılar ve onlarla kıtal (savaş) yaptılar. Sonunda düşmana galip gelerek bir çok esirler ele geçirdiler. Rasullullahın sahabilerinden bir takım insanlar, esir alınan kadınların müşrik kocaları bulunduğundan dolayı onlarla cinsel ilişkiye girmeyi günah addettiler. İşte Aziz ve Celil olan Allah da bunların mübahlığı (serbestliği) hususunda: "(Bir de savaş esiri olarak)" sağ ellerinizin sahip olduğu kadınlar müstesna, evli kadınlar size Allah yazısı olarak haram... (Nisa 24)" ayetini indirdi. Bu ayetin baş kısmı savaş esiri kadınlar iddetlerini bitirdikleri zaman (bir kez adet gördükleri zaman) sizin için helaldirler demektir.